02 Nisan 2007

ADALAR POSTASI-2: büyükada...

ADALAR POSTASI / 3 NİSAN 2005



Fransa Kralı I. François’nın, ilkçağ uygarlığının yeşerdiği bölgelerin keşfi ve incelenmesi amacıyla doğuya gönderdiği heyetle birlikte 1544 yılında İstanbul’a gelerek 1547 yılına kadar burada kalan ve 1548 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın İran Seferi’ne katılarak 1550 yılında yeniden İstanbul’a dönen Petrus Gyllius, “De Bosporo Thracio” (İstanbul Boğazı) adlı eserinde Büyükada'dan şöyle bahseder:

Büyükada

Prinkipos Adası (Büyükada) Heybeliada'dan yaklaşık 5 stadion uzaklıktadır. Adını, genç kızlıklarını inzivaya çekilerek geçiren hükümdar kızlarının kalabalık manastırlarından alır. Georgios Kedrenos, Iustinianus'un yeğeni Iustinus'un, İstanbul'un dış mahallesi Prinkipos'un adını alan manastır yaptırdığını söyler.

Zonaras, Nikephoros'un, Irene'yi, bizzat onun yaptırdığı bir manastırın olduğu, Prinkipos adındaki adaya sürgüne gönderdiğini yazar, olasılıkla bu nedenle Prinkipos adını almıştır. Ada, Heybeliada'nın iki katından daha büyüktür. Yükseklik açısından daha önce sözü edilen adaları aşar ya da aynı yüksekliktedir. Kuzeydoğusunda, kıyı düzlüğüne kurulmuş, Prinkipos adını taşıyan bir köy vardır. Köyün güneydoğuya bakan kıyısında, beş yüzden fazla münzevi kadının yaşadığI eski bir manastırın görkemli temelleri görülür.

Manastırın karşısında, Büyükada'dan biraz uzakta yer alan Anterovitos (Sedef) adında küçük bir ada vardır. Daha sonra, aynı kıyıda, Karya adlı bir köy gelir. Köyün yukarısındaki sırt, vadi yönünde daralarak, hafifçe yükselir ve vadi, iki tepeyle çevrili, adayı doğudan batıya doğru ortadan böler. Adanın güneye bakan kıyısı kayalıklarla çevrilerek berkitilmiştir ama batı kıyı daha küçük kayalarla kuşatılır. Adanın çevresi 60 stadion'u aşmaz.

Adanın güney kıyısı yakınında Andros adını verdikleri bir ada vardır. Kuzeydoğusunda da, aşağı yukarı on mil uzaklıkta Aziz Andreas'ın adını taşıyan ada yer alır. Bu ada, manastırın bulunduğu doğuya bakan kenarı dışında her yanı yüksek ve sarp kayalarla berkitilmiştir. Adayla anakara arasında 4 stadion genişliğinde deniz yer alır.

Adanın biraz ötesinde, Astakos (İzmit) Körfezi'ne doğru çıkıntı yapan burun, Ptolemaios'un adlandırdığı gibi, günümüze kadar Akritas adını taşıdı. Menippos, burnun Kadıköy'den olan uzaklığının 60 stadion olduğunu söylemişti.

Sözü edilen tüm adalar karadan kopmuş gözükürler. Bu adaların dördü, yani Kınalıada, Burgazada, Heybeliada ve Büyükada, kuzeye bakan yanlarıyla bir körfez oluştururlar. Kınalıada ve Büyükada bu körfezin iki yan koluysa, Burgaz ve Heybeli körfezin iç girintisidir. Kınalıada'nın doğu yanından bakıldığında dört adanın oluşturduğu körfez görülür, adalar arasına karışan kanalların farkına varılmaz. Bu dört adayı bilmeyen bir kimse, dört tepenin aynı adada olduğunu düşünecektir; birinci tepe Kınalıada, ikinci tepe Burgazada, üçüncü tepe Heybeliada ve dördüncü tepe Büyükada'dır. Adaları anakaradan ayıran boğaz 60 stadion'dan biraz daha fazla genişliktedir.


Petrus Gyllius (latinceden çeviri: Erendiz Özbayoğlu)., İstanbul Boğazı, İstanbul (2000)245-246.