07 Ocak 2009

ADALAR POSTASI-304: avrupa cenneti, türkiye cehennemi arıyor!

ADALAR POSTASI
11 Subat 2006

http://www.cnnturk.com/EKONOMI/GENEL/haber_detay.asp?PID=40&haberID=157245

Nukleer icin adres Sinop

11 Subat, 2006 10:04:00 (TSI)

Yasemin Congar/CNN TURK
Washington

Nukleer enerji programini Erdogan aciklayacak

Turkiye?nin sivil amacli nukleer enerji programinin, Basbakan Recep Tayyip Erdogan tarafindan bir ay icinde aciklanmasi bekleniyor.

Uc ayri nukleer santral kurmak icin Turk ve yabanci sirket temsilcileriyle on temaslar yapan hukumetin, santrallarin yapiminda kamu - ozel sektor ortakligini tercih edecegi ve teknoloji transferini sart kosacagi belirtiliyor.

Stratejik bir karar

Nukleer programda kiminle isbirligi yapilacagi ise farkli unsurlarin goz onune alinmasiyla ve devletin bircok biriminin katilimiyla kesinlestirilecek bir 'stratejik' karar sayiliyor.

Burokratik kaynaklar, 'yeni kusak teknoloji' kullanimi ve adil esaslara dayali teknoloji transferinin yani sira finansman paketi ve radyoaktif atigin saklanmasi konularinin da santral seciminde etkili olacagini kaydediyor.

Guclu aday: Sinop

Turkiye?nin 2020 yilina dek ihtiyaci olan 54 bin megawattlik ilave enerjinin 5 bin megawattlik kisminin nukleer teknolojiyle saglanmasina karar veren hukumet, santral icin olasi yerleri belirledi.

Toplam 43 ayri kriter kapsaminda yapilan inceleme sonucu, bu kriterlere uyan sekiz yer saptandi.

Yetkililer, genelde nukleer santrallarin 'su kenarinda' kurulmasinin tercih edildigini ve cevre, turizm, guvenlik, ulasim, nakliye vb. konulardaki kistaslara uyan yerler arasinda Sinop?un on plana ciktigini belirtiyor.

Yedi yil surecek

Turkiye?nin ilk nukleer santralinin yapimina hizla baslanmasi hedefleniyor. Santralin insaatinin yedi yil surecegini hesaplayan yetkililer, Turkiye?nin en gec 2015?te nukleer enerji uretmeye baslamasini ongoruyor.

Bu hedefe ulasilmasi icin, kamuoyunun nukleer teknolojinin avantajlari konusunda dogru bilgilendirilmesinin elzem oldugu da ifade ediliyor.

2014'e kadar uc santral

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Hilmi Guler dun yaptigi aciklamada, Turkiye'de 2014'e kadar 3 adet 5 bin megavatlik nukleer enerji tesisi kurmayi planladiklarini soyledi.

Nukleer santralin yeri konusunda da bazi tespitleri oldugunu ifade eden Guler, sonucun kisa zamanda bir paket halinde aciklanacagini belirtti.

Guler, nukleer santralin yeri konusunda ozel sektorun de tercihinin soz konusu oldugunu ifade ederek, "bizim gorusumuz kamu olarak belli bir yerde asagi yukari sekillendi ama onlarla da goruserek bunu netlestirelim diyoruz'' dedi.

Guler'in aciklamalarina gore, nukleer enerji santralini ozel sektor yapmazsa ve beklenen zaman icinde ozel sektor tarafindan gerceklestirilmezse, konu ozel sektor - kamu ortak yatirimi seklinde ele alinacak.

Daha once santral yapimi iptal edildi

25 temmuz 2000'de Mersin Akkuya'ya yapilmasi dusunulen nukleer santral ihalesi iptal edilmis, nukleer enerjiye gecis de ertelenmisti.

Donemin Basbakani Bulent Ecevit, nukleer enerjiye 15-20 yil sonra gecilebilecegini soylemis ve iptal kararini su sozlerle aciklamisti:

"Nukleer santral enejiye gecisi bir sure ertelememiz uygun olacaktir. TAEK 'Turkiye Atom Enerjisi Kurumu) raporuna gore OECD ulkelerinde yeni enerji talebi olmadigi icin ve dogalgaz santralleri daha ekonomik oldugu icin bu ulkelerden bazilarinda nukleer santral yapimlari yavaslatilmakta, bazilarinda durdurulmakta, bazilarinda da santrallar sokulmektedir. Buna gore, cok sayida dogalgaz santrallerinin ve hidrolik santrallarin yapimini kararlastirmis bir ulke olarak, oteki OECD ulkeleri gibi bizim de nukleer enerjiye yonelmemiz simdilik gereksizdir. Ekonomik acidan da sakincalidir. Bu yuzden ekonomik istikrar programimiz ciddi olarak aksayabilir.??

Ecevit, dogalgaz ve hidrolik enerji projelerine yeterli ic ve dis kaynak saglanirsa yakin gelecekte nukleer enerjiye gereksinmenin olmayacagini da vurgulayarak, ??bu durumda nukleer santral maliyetlerinin yuzde 25 azaltilmasini ve reaktor omrunun 10-20 yil arasinda uzatilmasini beklememiz uygun olur?? demisti.

Cernobil faciasi nedir?

Turkiye'de oldugu kadar dunyada da nukleer enerji konusunda kaygi yaratan en onemli gelisme, 'yuzyilin en buyuk nukleer kazasi' olarak tarihe gecen Cernobil faciasi oldu.

26 nisan 1986'da Ukrayna'daki Cernobil santralinin dorduncu unitesinde yapilan bir deney sirasinda meydana gelen kaza sonucu, 31 kisi hayatini kaybetti.

Ancak radyoaktif maddeler uzun yillar icinde etkisini gosterdigi icin kazadan en az 9 milyon insanin etkilendigi ve 400 bin kisinin evinden oldugu belirtiliyor.

Zira Cernobil'den kaynaklanan radyoaktif serpinti 160 bin kilometrekare topragi kirletti. Bununla beraber cocuklardaki tiroid kanserleri 100 kattan fazla artti.
Kaza Ukrayna, Beyaz Rusya ve Rusya'ya 352 milyar dolara maloldu.

Detayli bilgi icin:

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
http://www.enerji.gov.tr/

Greenpeace
http://www.greenpeace.org/turkey/

NUKLEER ENERJI KARSITLARI
Nukleer enerjiye karsi cikanlarin basinda cevreci Greenpeace orgutu geliyor. Greenpeace, 'nukleer endustri aksini iddia etmeye devam etse de gelismis ulkeler nukleer enerjiye acikca 'hayir' demistir' diyor ve su ornekleri gosteriyor:


Avusturya'nin tek reaktoru Zwentendorf (Siemens) 1978'de (ABD'deki TMI ve eski Sovyetler Birligi'ndeki Cernobil kazalarindan da once) hic isletilmeden kapatildi.

Italya, Cernobil faciasindan sonra tum reaktorlerini 1987'deki ulusal bir referandumla kapatti.

Ispanya'da da su ana kadar uc reaktor kapatildi.

Isvec ve Almanya nukleer enerjiden vazgecme karari aldi ve her iki ulke de birer nukleer santralini kapatarak (Isvec Barsabeck, 1999; Almanya Stade, 2003) bu karari hayata gecirmeye basladi.

ABD ve Kanada, 1978'den bu yana yeni siparis vermedi.

Avustralya, Kuba, Meksika, Portekiz, Yunanistan, Iskocya, Hollanda, Isvicre, Norvec, Endenozya, Vietnam, Tayland ve daha pek cok ulke nukleer planlarini terk etti.
http://www.gezegenimiz.com/NewsTopic.asp?KategoriAdi=Yenilenebilir%20Enerji/Sorunları&idKategori=28

Isvec'in hedefi: Petrolsuz hayat 08.02.2006 Bbc / Turkce

Cevre konularinda AB uyeleri arasinda en gelismis ulke durumunda olan Isvec'te hukumet yeni hedefini acikladi: Onumuzdeki 15 yil zarfinda petrole ve fosil yakitlara bagimliligi tamamen sona erdirmek.

Surdurulebilir Kalkinmadan Sorumlu Bakan Mona Sahlin "2020 yilina dek petrole bagimliligimizi kirmaliyiz" dedi.

Dokuz milyon nufuslu ulke, bu hedefi gerceklestirirse dunyanin petrolden bagimsiz ilk ekonomisi olacak.

Ayrica bu hedefe yeni nukleer santraller insa etmeksizin varilmasi, yani bio-yakitlar ve alternatif enerji kaynaklariyla petrole bagimliligin kirilmasi amaclaniyor.

Isvec hukumetinin bu hedefi cevre orgutleri tarafindan memnuniyetle karsilansa da, bunun pek gercekci olmadigini dusunen bazi uzmanlar konuya supheyle yaklasiyor.

Hukumet yetkilileri de petrole bagimliligin kisa sure zarfinda tamamen kirilmasinin imkansiz oldugunu kabul ediyor.

Ancak gelecekte yenilenebilir enerji kaynaklari olmadigi icin petrole mahkum olmayi istemediklerini de vurguluyorlar.

Yetkililer kuresel iklim degisiklikleri, artan petrol fiyatlari ve gelecekte petrol sikintisi yasanabilecegi yonundeki uyarilara dikkat cekiyor.

Surdurulebilir Kalkinma Bakanligi'ndan bir yetkili, Martin Larsson, "Petrolsuz bir dunyaya gerek dusunsel, gerekse teknik acidan hazir olmak istiyoruz" diyor ve ekliyor:

"Bircok kisi 5-6 yil icinde bir litre benzinin fiyatinin 2,5 ABD Dolari'na cikabilecegini dusunuyor. Bu bircok aileyi sikintiya sokacaktir."

Su an benzinin litre fiyati 1,43 ABD Dolari seviyesinde seyrediyor.

Isvec icin hayal degil

Basbakan Goran Persson, hedeflerine alternatif yakit arastirmalarini tesvik ederek, insanlarin 'yesil cozumler'e yonelmelerini saglamak icin mali kolayliklar sunarak ve yenilenebilir enerji kaynaklariyla uretilen elektrik miktarini arttirarak varmayi umduklarini soyledi.

Isvec'te cok sayida ruzgar enerjisi ve hidroelektrik santrali bulunuyor

Ayrica baska yontemler arastiracak ozel bir komisyon kuruldu ve bazi vergi kolayliklari getirildi.

Uzmanlar Isvec'in petrolu hayatindan cikarmasi ihtimalinin, diger bircok ulkeye gore cok daha yuksek olduguna isaret ediyor.

Yuzlerce kilometre uzunlugunda kiyi seridi olan ulkenin bu sayede cok sayida ruzgar enerjisi ve hidroelektrik santralleri bulundugu belirtiliyor.

Ayrica AB icinde en cok ormanlik alana sahip ulke olan Isvec, bu ormanlardan sagladigi enerji sayesinde yenilenebilir enerji kaynaklarinda dunya liderlerinden biri konumunda.

2003 yilinda Isvec'te tuketilen enerjinin yuzde 26'si yenilenebilir kaynaklardan saglanmisti.

Bu oran, AB ortalamasi olan yuzde 6'nin dort katindan da fazla.

Isvec'te petrolden saglanan enerjinin oraniysa sadece yuzde 32.

Bu oran, petrol fiyatlarinda buyuk artis goruldugu ve Isvec ekonomisinin bu yuzden agir darbe aldigi 1970'li yillarda yuzde 77 civarindaydi.

Dolayisiyla Isvec, 2010 yilina kadar yenilenebilir enerji kullanimi ortalamasini yuzde 12 seviyesine tasimak icin mucadele veren diger AB ulkeleriyle kiyaslandiginda buyuk yol katetmis durumda.

Ulasimda donusum zor

Isvec'te ev ve dairelerin isitilmasi icin buyuk oranda yenilenebilir enerji kaynaklarindan faydalaniliyor.

Hukumetin cevre danismanlarindan Stefan Edman, fosil yakitla isitilan konutlarin oraninin sadece yuzde 8 civarinda oldugunu soyluyor.

Bu konutlardan yenilenebilir enerji kaynaklari kullanimina gecenlere vergi iadesi gibi kolayliklar taniniyor.

Edman bu alanda fosil yakit kullanimina son verilmesinin mumkun oldugunu ifade ediyor.

Isvec'te araclarin sadece yuzde biri alternatif yakitlarla calisiyor
Ancak ulasim sektorunde donusum cok daha zor olacak gibi.

Zira Isvec trafiginde seyreden yaklasik dort milyon aracin sadece yuzde biri alternatif yakitlarla calisiyor.

Ancak cevreci otomobillerin satisinin son bir yilda ikiye katlanmasi ve benzin istasyonlarinda en az bir cesit yenilenebilir enerji alternatifi sunulmasi zorunlulugunun getirilmesi, umut verici gelismeler olarak nitelendiriliyor.

Isvec yenilenebilir enerji kaynaklari kullaniminda hedefledigi noktaya ulasirsa, 'dunya yesil ligi'nin zirvesine yerlesecek.

Izlanda 2050 yilina kadar tum otomobil ve teknelerde, yenilenebilir enerji kaynaklarindan uretilen hidrojen kullanmayi hedefliyor.

Brezilya da onumuzdeki bes yil icinde, toplu tasima araclarinin yuzde 80'ini seker kamisindan saglanan etil alkolle calistirmayi amacliyor.

Gectigimiz hafta da ABD Baskani George Bush, ulkesinin petrole bagimli oldugunu soylemis ve Orta Dogu'dan yakit ithalatinin dusurulmesi gerektigini ifade etmisti.
http://www.greenpeace.org/turkey/press/releases/010605_NukeClosure

Avrupa kapatiyor, Turkiye hayal kuruyor!
Isvec ve Almanya, birer reaktorunu daha kapatti.

June 01, 2005

Greenpeace balonu, Akkuyu'yu durdurun mesajiyla Istanbul semalarinda

Istanbul, Turkiye ? Turkiye, tum yenilenebilir enerji potansiyeline, Ikitelli?de copte bulunan nukleer atiklara ve Cernobil faciasi sonrasi yasanan skandallara ragmen nukleer santrallerde israr ederken; Avrupa?da calisan nukleer reaktor sayisi gunbegun azaliyor.

Ingiltere'de gectigimiz hafta ortaya cikan Sellafield sizintisi skandalinin hemen ardindan Isvec?te kapatilan Barseback 2 reaktoru de bunun en guncel ornegi ve 'gelismis ulkeler santrallerini kapatmiyor' diyenlere verilen en iyi yanit oldu.

Isvec, nukleer reaktorlerini kapatma karari aldiktan sonra ilk olarak Barseback 1 reaktorunu 1999 yilinda kapatti ve santralin diger reaktoru olan Barseback 2?nin kapanmasiyla Barseback santrali tamamen devre disi kaldi. Avrupa?da 1989 yilinda 172 olan reaktor sayisi su anda 149?a dusmus durumda. Bilindigi gibi, 11 Mayis 2005?te, yani yalnizca iki hafta once, Almanya?da Obrigheim reaktoru de kapatilmis ve bu Almanya?nin kapatilan ikinci reaktoru olmustu. Bir sonraki durak ise 2007?de kapatilacak olan Biblis A reaktoru.

Butun bunlar, nukleer enerjinin artik gelismis ulkelerde bir cozum olmadigini cok acik gosteriyor. Isvec?te oldugu gibi, kapatilan her reaktorun yerini yenilenebilir enerji kaynaklari aliyor. Isvec, halihazirda, 2010 yilinda devreye girmesi beklenen, 1 milyar dolarlik Kuzey Avrupa?nin en buyuk ruzgar ciftligi icin kollari sivamis durumda.

Cozum temiz enerjide

Turkiye ise, guclu bir yenilenebilir enerji yasasi cikaramayarak ve nukleer enerji konusunda butceden 5 milyon dolar ayirarak enerji konusunda hala bir ucuncu dunya ulkesi olmaya devam etmek istedigini gosteriyor.

Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyasi Sorumlusu Ozgur Gurbuz, ?Isvec, iklim degisikligi konusunda ciddi hedefleri olan ve Kyoto Protokolu'ne taraf bir ulke olarak bu hedefleri gerceklestirmek zorunda olan bir ulke olmasina ragmen, nukleer santrallerini kapatmaya devam ederek iklim degisikligine cozumun nukleer enerji olabilecegi propogandasina son noktayi koymustur. Turkiye?nin yapmasi gereken, ulkemizin kisitli kaynaklarini nukleer enerji gibi sonu belli olmayan projelere yatirmak yerine, istihdam yaratan, bagimliligi azaltan ve iklim degisikligi kapsaminda AB entegrasyonunu kolaylastiracak ruzgar, gunes, biyokutle, jeotermal ve kucuk su enerji santrallerini desteklemek olmalidir? dedi.

--