ADALAR POSTASI-291: sitaiyye...
ADALAR POSTASI
30 Ocak 2006
Ruhi Ayangil., “Ada Sarkilari Fasli Ada Sahillerinde Bekliyorum”, P Dunya Sanati Dergisi 38-39 (Yaz-Guz 2005)134-135:
[...]
Hayatin kacinilmaz bir safhasini olusturan olum temasi da –ne yazik ki- ada sarkilari arasinda iki ornekle kendisine yer bulmakta gecikmemistir. Bu iki ornekten birincisi, Yusuf Aga (-1850?) adli, yasam oykusu hakkinda pek bilgiye sahip olmadigimiz bir bestekarimiza ait. Bazi notalar uzerinde bu sarkinin bestekari olarak Ziya Pasa adi yer aliyorsa da eski fasil mecmualarinda bu sarkinin Yusuf Aga adina kaydedilmis olmasi, bu olasiligi ortadan kaldirmakta yeterli olmaktadir. Guftesini de muhtemelen bestekarinin kaleme aldigi bu kucuk sarki, bir babanin kucuk oglunun ya bir kaza (belki denizde bogulma) ya da amansiz bir hastalik sonucu (belki verem) Ada’da hayatini kaybetmesinin, yine orada topraga verilmis olmasinin bestekarin ruh hali uzerinde yarattigi elem verici tabloyu gozler onune sermektedir. Ayni zamanda bir “sitaiyye” (kis sarkisi) olan belki tek ada sarkisi olan bu eser, muzigi itibari ile de etkili bir agit/turku kivamindadir. Kurukahveci namiyla da bilinen Yusuf Aga’nin bu sarkisinin usulu Duyek, makami ise Nisaburektir:
Karlar Yagar buram buram
Yolcu yok ki yolum soram
Evim yok ki acam girem
(Ah) Adalarda kalan yavrum
Cam dibinde donan oglum
Kucaginda pamuk kedi
Annen sana gitme dedi
Kurtlar kuslar etme dedi
(Ah) Adalarda kalan yavrum
Cam dibinde donan oglum